Tutuklanan gazeteci Mehmet Akif Ersoy’un dosyasındaki “itirafçı” ifadeleri, yargı-siyaset-medya üçgenindeki çürümeyi gözler önüne serdi. Gazeteci Barış Terkoğlu ve Şamil Tayyar’ın paylaştığı tutanaklarda; “Kızlara hava atmak için Süleyman Soylu’nun görüntülü aranması”, “Cinsel ilişki karşılığında karar veren yargı mensupları” ve “Serkan Toper üzerinden dönen para trafiği” gibi skandal suçlamaların yer aldığı iddia edildi.
Uyuşturucu soruşturması kapsamında tutuklanan eski HaberTürk Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy ile ilgili dosyanın detayları, devlet kurumlarındaki yozlaşma iddialarını gündeme taşıdı. Gazeteci Barış Terkoğlu ve eski AK Parti Milletvekili Şamil Tayyar, soruşturma dosyasındaki “itirafçı” beyanlarını kamuoyuyla paylaştı.
Barış Terkoğlu’nun aktardığına göre, itirafçı ifadelerinde Ersoy’un siyasi nüfuzunu özel hayatında nasıl kullandığına dair çarpıcı detaylar yer aldı. Tutanaklarda şu ifadenin geçtiği öne sürüldü:
“Mehmet Akif, birlikte olduğu kızlara ‘şekil yapmak’ (hava atmak) için gecenin bir yarısında Süleyman Soylu’yu görüntülü arayıp konuştuğu çok oldu. Ömer Çelik de Mehmet Akif’in nikâh şahidiydi.”
Dosyadaki en vahim iddialardan biri yargı mensuplarına yönelik oldu. İfadelerde, bazı hakim ve savcıların, kararlarını hukuki gerekçelerle değil, ahlak dışı pazarlıklarla verdikleri iddia edildi:
“Kimi yargı mensuplarına cinsel ilişki karşılığında tutuklama veya tahliye kararı verdirildiği suçlamasında bulunuldu.”
İtirafçıların, Mehmet Akif Ersoy ile hukukçu Serkan Toper arasındaki ilişkiye dair de suçlamalarda bulunduğu belirtildi. İddiaya göre sistem şöyle işledi:
“Mehmet Akif, maaşı dışındaki kaynağı belirsiz paraları Serkan Toper’e verdi. Toper, HaberTürk ekranlarını kullanarak sevmediği kişiler aleyhinde haber yaptırdı veya onlara yüklendi. Ardından yargıdaki bağlantılarını kullanarak, bu kişileri yüksek meblağlar karşılığında tahliye ettirdi. Son yıllarda Toper’in mal varlığında ciddi artış oldu.”
Tutanaklarda “devlet güvenliği”ni ilgilendiren bir diğer iddia ise aranan bir terör örgütü üyesiyle ilgili oldu. İlişkiler ağı sayesinde aranan bir PKK üyesinin saklandığı, korunduğu, hatta araçlarla gezdirilerek polis çevirmelerinden kurtarıldığı öne sürüldü.
Şamil Tayyar: “Sevgilisini kuruma aldıran başkan yardımcısı var”
Dosyayı inceleyen Şamil Tayyar ise sosyal medya hesabından bürokrasideki yozlaşmaya dikkat çekti. Tayyar’ın paylaştığı notlarda şu iddialar yer aldı:
Kamu Kurumunda Torpil: Önemli bir kamu kurumundaki başkan yardımcısının, sevgilisini kuruma aldırdığı iddia edildi.
Sembolik Kira: Bir başkasının, TV sunucusu sevgilisine kamu kurumundan sembolik rakamla ev kiraladığı öne sürüldü.
Yargıda Takip: Üst düzey bir medya yöneticisinin, yargıdaki işlerini halletmek için yanına sunuculardan birini alarak hakim ve savcıları ziyaret ettiği belirtildi.
Büyük Kulüp Başkanları: Tutanaklarda bir büyük spor kulübünün başkanı ve eski bir başkanın da adının geçtiği kayıtlara yansıdı.
Ortaya saçılan iddiaları “sapkınlık ve çürüme” olarak nitelendiren Tayyar, “Mevzunun yargı boyutu bir yana, siyaset kurumunun çok yönlü arınma sürecini başlatması şart. Zira çürüme lokal değil, tüm bünyeyi tehdit ediyor” değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak:Serbestiyet