Sanatçı Güllü’nün şüpheli ölümü üzerindeki sis perdesi, Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı dosyasına giren teknik raporla aralanmaya başladı. 8 Ekim’de olay yerinde yapılan keşif ve teknik incelemeler sonucunda hazırlanan bilirkişi raporu, olayın bir “intihar” veya basit bir “denge kaybı” olmayabileceğini bilimsel verilerle ortaya koydu.
Bilirkişi heyeti, düşme açısı ve vücudun pozisyonunu fizik kuralları çerçevesinde inceledi. Rapordaki en çarpıcı tespit şu oldu:
“Güllü’nün geriye doğru düşmesi, ancak dengesini bozacak bir dış kuvvet ve temas ile mümkündür. Sanatçının kendi hareketleriyle bu şekilde düşmesi teknik olarak mümkün görülmemektedir.”
Bu tespit, soruşturmanın seyrini “dış müdahale” yani cinayet şüphesine doğru çevirdi.
Soruşturma dosyasında “intihar” ihtimali de değerlendirildi ancak raporda buna dair herhangi bir ize rastlanmadığı belirtildi. Aksine, Güllü’nün yaşadığı evde düşmelere karşı çeşitli güvenlik önlemleri aldığı ve yaşamına son verme eğiliminde olduğunu gösteren bir bulgu bulunmadığı vurgulandı.
Raporun dikkat çeken bir diğer ayrıntısı ise Güllü’nün annesi Tuğyan Ülkem ile ilgili oldu. Annenin daha önce aynı evde, aynı noktada düşme tehlikesi geçirdiği, bu riski bilmesine rağmen kızı Güllü’yü yeterince uyarmadığı yönünde bir değerlendirme de kayıtlara geçti.
Savcılık, bilirkişinin “dış temas” tespiti üzerine soruşturmayı derinleştirme kararı aldı.