Husiler Kızıldeniz’de fırtına koparıyor

Aden Körfezi’ndeki gemisinden konuşan Kaptan Chirag, Kızıldeniz’in gemi mürettebatı için ‘korkutucu’ olduğunu söyledi.

Mürettebatıyla birlikte Kızıldeniz bölgesindeki ticari gemilere yönelik devam eden saldırılardan endişe duyuyor.

Kasım ayından bu yana, Yemen’deki İran destekli Husi isyancılar defalarca gemilere binmeye veya onları füzelerle vurmaya çalıştı.

ABD ve İngiltere liderliğindeki hava saldırılarına rağmen , küresel ticaret için hayati önem taşıyan bir rotaya saldırmaya devam edeceklerine söz verdiler.

Güvenlik endişeleri nedeniyle tam adının veya gemisinin açıklanmasını istemeyen Kaptan Chirag, hava saldırılarının gerçekleştiği gün şirketinin kendisine güvenli bir yere gitmek için bir tahliye planı hazırlamasını söylediğini söylüyor.

‘Son haftalarda çok sayıda gemi füzelerle vuruldu, ancak herhangi bir yaralanma bildirilmedi’

Yardım kuruluşu Mission to Seafarers, dünya çapında gemilerde yaklaşık 1,9 milyon erkek ve kadının çalıştığını söylüyor. Toplu olarak dünyadaki malların %90’ını okyanuslar üzerinden taşıyorlar.

Aden Körfezi’ndeki gemisinden konuşan Kaptan Chirag, saldırıların yarattığı stresi anlatıyor:

“Mürettebatın güvenliği, canlarının güvenliği, önce geminin ve çevrenin güvenliği gelir” diyor.

“Her zaman zihinsel olarak huzur içinde olamazsınız. Endişeleneceksiniz. Yani ailem bile her zaman korkuyor ve geminin bu bölgeden güvenli bir şekilde çıkması için endişeyle dua ediyorlardı.”

‘Diğer gemilerdeki mürettebatta korku içinde’

Sorumlulukları uluslararası denizciliği emniyetli ve emniyetli tutmak olan BM Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün (IMO) genel sekreteri Arsenio Dominguez’e göre, denizcilerin refahı “her şeyden önemli.”

Bay Dominguez, BBC’ye, saldırıların neden olduğu küresel ekonomik sonuçlara daha çok odaklanılsa da denizcilerin “isimsiz kahramanlar” olduğunu söyledi.

“Tüm bunları mümkün kılan, her gün orada olan denizcilerdir” dedi.

“Onların aslında bu özel vakanın kurbanları, masum kurbanları olduklarını ve onların da sizin ve benim kadar insan olduklarını hatırlamamız gerekiyor.”

‘Saldırıya uğrayan ilk gemi bir araba taşıyıcısı olan Galaksi Lideriydi’

Gemi ve mürettebatı hâlâ Yemen’de Husi isyancıların elinde bulunuyor ve gemiyi turistik bir cazibe merkezine dönüştürdüler.

Bay Dominguez, onların serbest bırakılmasını sağlamak için perde arkasında “çok fazla diplomasi” yürütüldüğünü söylüyor.

Daha geniş çaplı krizin “IMO’nun karşılaştığı en büyük zorluklardan biri olduğunu” ve küresel ticaretteki kesintilerin “sizi, beni ve bu gezegendeki herkesi olumsuz etkileyeceğini” söylüyor.

Finansal hizmetler grubu Allianz, “kriz birkaç ay daha devam ederse” küresel enflasyonun yarım puan artarak yüzde 5,1’e yükselebileceğini öngörüyor; tam da son fiyat artışlarının en kötü dönemi geride kalmış gibi görünüyor.

Bu artış, büyük ölçüde, Afrika’nın güneyi etrafında daha uzun ve daha güvenli rotayı kullanarak Kızıldeniz’den kaçınmak nedeniyle endüstrinin karşı karşıya kaldığı ekstra maliyetlerden kaynaklanan nakliye oranlarındaki artıştan kaynaklanacak.

‘Allianz, bunun küresel ekonomik büyümeyi azaltabileceğini öngörüyor’

Ekstra maliyetler arasında mürettebat için daha yüksek maaş, daha fazla yakıt ve gemilerin Kızıldeniz bölgesinde seyretmesi için ihtiyaç duyduğu “savaş riski” sigortasındaki büyük artış yer alıyor.

Sigorta komisyoncusu Marsh, oranların Aralık başından bu yana 70 kat arttığını söyledi. 100 milyon dolarlık bir konteyner gemisinin sigorta primi 10.000 dolardan 700.000 dolara çıktı.

Marsh’tan Marcus Baker, “Bölgenin küresel ticaret ve tedarik zincirleri için önemli bir deniz yolu olarak stratejik önemi dikkate alındığında bu önemli bir gelişme” diyor.

Aralarında Danone, Michelin ve Ikea’nın da bulunduğu giderek artan sayıda şirket, mal ve hammaddeleri istedikleri yere ulaştırmada gecikmelerle karşı karşıya kalıyor.

Ancak Danimarkalı denizcilik devi Maersk’in genel müdürü Vincent Clerc bu hafta başında BBC’ye şunları söyledi: “Şu anda Ümit Burnu’nun güneyine gitmekten başka bir çözüm göremiyoruz.

“Vurulan gemilerimiz var. Bu olduğunda hayatları riske giren meslektaşlarımız var ve bu tehlikeli bölgelerden geçmeyi haklı çıkaramayız.”

Kaptan Chirag, uzun vadeli dayanıklılığın uzaktan kumandalı gemilerin kullanılmasıyla sağlanabileceğini, bunun da kendisi gibi denizcilerin daha az riskle karşı karşıya kalması anlamına geldiğini söylüyor, ancak bunun en az 50 yıl uzakta olmasını bekliyor.

Şimdilik o ve ekibi Afrika’nın güneyinde uzun bir yol kat etmekten memnun. “Güvenli bir şekilde seyredebilmemiz için sadece o bölgenin hava durumu raporuna ve haritalarına ihtiyacımız var.”