İstanbul’da Yeniden Refah Partisi, Avrupa Müslüman Forumu ve Filistin Kadılığı ortaklığında 7 Aralık’ta Filistin için ‘İki devlet, tek çözüm’ konulu Avrupa Zirvesi düzenlenecek.
İstanbul Çırağan Sarayı Kempinski’de düzenlecek programın amacının uzun süredir acı çeken Filistin halkına Avrupa vatandaşları tarafından kamu desteği sağlanmasına yönelik etkili önlemleri geliştirmek olarak açıklandı.
Yeniden Refah Partisi İstanbul Milletvekili ve Avrupa Müslüman Forumu Konsey Üyesi Doğan Bekin, program ile ilgili Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, siyasi ve dini liderler, kanaat önderleri, sporcular, gazeteciler ve aydınların, Gazze’de soykırım yapan Siyonist İsrail’e karşı seslerini yükseltmek üzere İstanbul’da bir araya geleceğini söyledi.
Uluslararası kurumların tek taraflı olarak İsrail rejiminden yana tavır aldıklarını ifade eden Bekin, “Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı Kerim Ahmed Han’ın bölgeye yaptığı ziyaret sonrasında siyonist Netanyahu yönetiminin katliamlarını görmezden gelmesi ve adeta İsrail’in sözcüsü gibi hareket etmesi şaşırtıcı olmamıştır.” diye konuştu.
Bekin, uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiğini vurgulayarak, Gazze’deki katliama karşı sesini yükselten sağduyulu insanların varlığının, ileriye dönük umutları diri tutmaya vesile olacağını belirtti.
‘Filistin halkına yapılan soykırıma dur demek en önemli görevimiz’
Zirve komitesi tarafından program ile ilgili yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Ortak görevimiz; Gazze ve Filistin halkına yönelik soykırımın önlenmesi ve kutsal mekanların korunması için somut adımlar atmaktır. Özellikle İslam’ın üçüncü camisi Mescid-i Aksa’nın (fiziksel ve statü olarak) korunması konusunda endişe duymaktayız. Ne yazık ki, Atlantik’in her iki yakasındaki pek çok hükümetin yanı sıra ulus ötesi şirketlerin ve önde gelen kitle iletişim araçlarının başkanlarının önemli bir bölümü resmen Siyonistlerin zulmünü göz ardı ettiği ve örtbas ettiği bir dönemde, Avrupa ve bütün dünya halkların Filistin halkı için dayanışmalarını göstermek için birleşmelidirler.
Uluslararası hukukun ve çok sayıda BM kararlarının öngördüğü şekilde, tam teşekküllü bir Filistin Devleti’nin kurulmasını talep etmenin zamanı geldi. Dünyanın faşizme, dini nefrete sürüklenmesi, ırksal üstünlük fikrinin hakim olması gibi korkunç felakete bir kez daha izin verme hakkımız yoktur. Bunların tam da mevcut İsrail rejiminin benimsediği insanlıktan çıkarma ilkeleri olduğunu hepimiz üzüntüyle izliyoruz.
Batılı liderlerden oluşan bir grubun İsrail’in kabul edilemez eylem ve söylemlerine nasıl göz yummayı seçtiğine tanık olmak da şaşırtıcı değildir. Dahası söz konusu liderler Netanyahu rejimine resmen teslim oldular ve gönüllü olarak kendilerini Netanyahu’nun uysal kuklaları seviyesine indirdiler. Tüm kalbiyle Filistin’den yana olan Avrupa ve dünya nüfusunun ezici çoğunluğunun yüksek sesle haykırması çok daha önemlidir. Çünkü burası hakikatin ve hümanizmin tarafıdır.
Avrupa kıtasının çeşitli ülke ve bölgelerinden onlarca katılımcının sesleri, Filistin halkının, çocuklarının, kadınlarının ve yaşlılarının korunması ve empati için tek bir ses halinde birleşmelidir. Dünya tarihinin en önemli merkezlerinden biri ve medeniyetlerin kavşak noktası olan kadim İstanbul’dan bu hümanizm çığlığının tüm dünyada duyulması önemlidir. Siyonistler, Filistin’i dünya haritasından silmek isteseler de bütün dünya Filistin için bir oldu.”