Yeniden Refahlı Kılıç’tan ‘bahis skandalı’ açıklaması: “Ucu kime dokunursa dokunsun sonuna kadar gidilmelidir”

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, TFF Başkanı Hacıosmanoğlu’nun açıkladığı bahis skandalı soruşturmasına ilişkin, “Bedeli neye mal olursa olsun sonu kime dokunursa dokunsun bu işin sonuna kadar gidilmelidir. Yasadışı bahislerin yanında yasal bahislerin de Türkiye’de artık yasaklanması lazım. Türkiye’de legal illegal tüm bahis reklamları da yasaklanmalıdır. Kumara giden yolların kapanması lazım.” ifadelerini kullandı.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, partisinin Haftalık olağan MYK toplantısı sonrası yaptığı basın açıklamasında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

16 Kasım Pazar günü Ankara Arena’da gerçekleştirecekleri 3. Büyük Olağan Kongre’ye tüm teşkilatları ile birlikte hummalı bir şekilde çalıştıklarını söyleyen Kılıç, “Uyanış, diriliş ve şahlanış kongresi olarak adlandırdığımız 3. Olağan Büyük Kongremizi 100 bin kişilik katılımla gerçekleştireceğiz. 81 ilimizi, bütün halkımızı bu büyük buluşmaya, iktidar için üçüncü yolu açmaya davet ediyor ve bekliyoruz.” dedi.

‘Gençler evlenemiyor çünkü aş yok, iş yok’

Kılıç, artan enflasyon nedeniyle gençlerin evlenemediğine dikkat çekerek, şunları söyledi:

“AK Parti yeni bir çalışma başlatmış. Evlenmeyen gençlerle yüz yüze görüşmeler yapacaklarmış. Öncelikle bir düzeltme yapmak istiyorum. Evlenmeyen gençler değil, evlenemeyen gençler demek lazım. Kavramlar bazen meselenin özü kadar önemli hale gelir. Gençlere soracaklar; ‘niye evlenemiyorsunuz?’ Üç çocuk hedefinden geldiğimiz yer ‘niye evlenemiyorsunuz’ sorusuna cevap aramaya kadar evrildi maalesef. Bu soru dünyayı yeniden keşfetmek değildir. Bu soru burnunun ucunu bile görememektir. Gelsinler bize sorsunlar. Gençler evlenemiyor çünkü aş yok, iş yok. Gençler evlenemiyor çünkü ev yoksa eş de yok. Gençler evlenemiyor. Sorunun temelde ekonomik problemlerden kaynaklı olduğunu göremiyor musunuz? Temel meselenin gençlerin işsiz olması, umutsuz olması, hedefsiz olması bırakın bir, birkaç asgari ücretle bile bir evi geçindiremeyecek durumda olması olduğunu anlayamıyor musunuz? Bu kadar mı koptunuz? Bu kadar mı uzaklaştınız Türkiye gerçeklerinden?”

“Gençlerin evlenememesinin önündeki en önemli meselelerden bir tanesi de süresiz nafaka problemidir”

“Defalarca söyledik. Bir kere daha ifade ediyoruz. Gençlerin evlenememesinin önündeki en önemli meselelerden bir tanesi de süresiz nafaka problemidir. Bir yıl evliliğe bir ömür boyu nafaka ödeme mecburiyeti gençleri evlilikten korkar hale getirmiştir. Yeniler Refah Partisi’nin kanun teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde beklemektedir. Ne diyor o kanun teklifi? Müşterek çocukların sorumluluğu karı koca eşlerde olsun. Ama eşlerin -varsa- bakım sorumluluğu diğer eşin üzerinde değil, devletin üzerinde olsun. Aile Bakanlığı bakıma muhtaç eşin bakım yükümlülüğünü bir yerden sonra kendi üzerine alsın. Eşlerden hangisi nafaka ödeme yükümlülüğü altındaysa, nafaka ödeme yükümlülüğü altında hakim kararıyla bırakılan eşin yükümlülüğünün sınırlandırılması lazımdır. Aile Bakanlığı’nın yani devletin yani hükümetin aile birliğini korumak ve gençlerin evliliğinin önündeki engelleri kaldırmak üzere sorumluluk alması kaçınılmazdır. Biz bu eleştirileri yapmaya devam edeceğiz.”

“Makarna tüketimi istatistiklerine göre Türkiye olarak zirvedeyiz”

Kılıç, durdurulamayan gıda enflasyonunu ilişkin de çağrıda bulunarak şöyle konuştu:

“Enflasyon, faiz, iç borç, dış borç istatistiklerinden söz ederken bugün sıra makarnada. Makarna tüketimi istatistiklerine göre Türkiye olarak zirvedeyiz. Avrupa verileri var, dünya verileri var, OECD verileri var, Türkiye verileri var… Türkiye’de kişi başına makarna tüketimi son yıllarda 4,4 kilogramdan 7,3 kilograma çıkmış durumda. Neredeyse iki katına yakın bir artış var. Bakliyatta azalma var, ette, sütte azalma var, hububatta azalma var, makarnada artış var. Makarnacı olarak bilinen Avrupa’yı ve Amerika’yı bile solladık. Gelin görün ki oralarda makarna ağırlıklı olarak etli ya da peynirli soslarla tüketiliyor. Türkiye’de makarna maalesef ağırlıklı olarak salçayla salçalı soslarla ya da sade olarak tüketiliyor. Yani karbonhidrat bakımından zengin olsa bile protein bakımından son derece düşük bir beslenme zinciriyle karşı karşıyayız. Halkın arasına girmeyen, sofrasına diz çökmeyenler bu rakamlardan habersiz olabilir. Önemsiz de bulabilir. Ama biz halkımızın arasındayız. Gerçeklerin de farkındayız. Türkiye acilen gıda enflasyonunu kontrol altına almalıdır. Hububata, bakliyata, ete, süte, yumurtaya, peynire herkesin kolaylıkla ulaşabileceği tarım politikaları için artık daha fazla geç kalınmamalıdır. İşte makarnayı bağladığımız yer tarım politikaları. Çünkü Türkiye tarımda politikası belirsiz olan bir ülke durumundadır. Vatandaş gübre alamıyor, duyan yok. Mazot zamları köylünün cebini yakıyor, duyan yok. Ziraidonlar mahsulü yakmış, zarar büyük, gören yok. Zira ilaçlara gübreye ulaşılamıyor, gören yok. Kahverengi kokarca işgali var, gören yok. Bakan var, gören yok. Bu durum sürdürülebilir değildir.”

“Mavi Vatan tezleri terk mi edildi?”

Dış politikadaki gelişmelere de değinen Kılıç, şöyle devam etti:

“Lübnan hükümetinin 18 yıl sonra Güney Kıbrıs Rum Yönetimiyle deniz yetki alanlarını sınırlandıran anlaşmayı onaylaması, Doğu Akdeniz’de deniz yetki alanlarını Türkiye’nin dışında kurgulayan bir çerçevenin güçlendiğini ve Ankara’nın bölgesel tezlerine karşı doğrudan bir meydan okuma içine girildiğini göstermektedir. Lübnan hükümetinin Kıbrıs Rumları’yla deniz yetki alanlarında vardığı mutabakat, Türkiye’nin çıkarları açısından tehdittir ve büyük bir risk teşkil etmektedir. Bu gelişmeler Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de petrol ve doğal gaz faaliyetlerine ara vermesiyle bir arada değerlendirildiğinde kaygılarımız daha da artmaktadır. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Doğu Akdeniz’deki ekonomik ve politik çıkarları sessizce terk mi edilmektedir? Hükümet yetkililerinin yakın zamana kadar dilinden düşürmediği mavi vatan tezi nerededir? Hangi rafta bekletilmektedir? Mavi vatan terk mi edilmektedir? Lübnan hükümetinin Güney Kıbrıs’la olan mutabakatı Lübnan parlamentosunda onaylanmadan diplomatik girişimlerle engellenmelidir. Türkiye bunu yapabilecek güçtedir. Gerek Türkiye Büyük Millet Meclisi gerekse Cumhurbaşkanlığı kabinesi acil inisiyatif almalı.”

‘Eurofighter’ yorumu…

Kılıç, Türkiye ve İngiltere arasında imzalanan uçak alım anlaşmasına ilişkin ise şunları söyledi:

“Türkiye, ABD’den, parasını ödediğimiz ve üretim ortağı olduğumuz F-35’leri alamadı. Uluslararası hukuk yok sayılarak paramız da ortaklığımız da alenen gasp edildi. Hadi F-35 olmadı F-16 olsun dedik. F-16 modernizasyonu da Senato’ya takıldı. Her şeye gücü yeten Dostum Trump, Senato’yu aşamadı. İster inan ister inanma. F-35 ve F-16 girişimlerinden sonuç alamayan Sayın Cumhurbaşkanı, dün Ankara’da İngiltere Başbakanı ile EuroFighter anlaşmasına imzayı attı. İngiltere’de üretim bandı durmak üzere olan bu uçakların bir kısmı ikinci el olarak Katar ve Umman’dan alınacak. Özellikle ikinci el uçakların kondisyonları ne durumdadır, bu konuda kamuoyu aydınlatılmalıdır. Sayın Cumhurbaşkanı’nın yıllara sari ısrarlı girişimlerine rağmen, F-35 ve F-16 yolunu açmayan ABD’nin tutumunu dostane değil hasmane buluyoruz. İsrail ve Yunanistan’a yığılan uçakların Türkiye’den sakınılmasını hasmane bir tutum olarak görüyoruz. Hükümete F-35 ve F-16 modernizasyonu için baskıyı NATO üyeliğimiz de dahil her zeminde artırmasını tavsiye ediyoruz.”

Bahis Skandalı: “Ucu kime dokunursa dokunsun sonuna kadar gidilmelidir”

Kılıç, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun “371 hakemin bahis hesabı bulunduğu ve 152’sinin aktif olarak bahis oynadığının tespit edildiğine” ilişkin açıklamasına yönelik şunları kaydetti:

“Açıkladığı rakamlar vahim. Türkiye liglerinde görev yapan 572 hakemin 372 iki tanesinin bahis hesabı var. Bunlardan 153 tanesi de aktif bahis oyuncusu. Hele hakemin bir tanesi var ki 27 bin civarında bahis yapmış. Bir diğeri 10 binden fazla bahise katılmış. Olay ağır cezalık bir olaydır. Çünkü Türkiye’de futbol sektörü çok büyümüş durumdadır. Hacıosmanoğlu’nu tebrik ediyorum. Türkiye Futbol Federasyonu’nu tebrik ediyorum. Geç olsun güç olmasın diyorum. Bu adımlar sıklaştırmalıdır. Bedeli neye mal olursa olsun sonu kime dokunursa dokunsun bu işin sonuna kadar gidilmelidir. Yasadışı bahislerin yanında yasal bahislerin de Türkiye’de artık yasaklanması lazım. Türkiye’de legal illegal tüm bahis reklamları da yasaklanmalıdır. Kumara giden yolların kapanması lazım.”

“Terör tüm hücreleriyle ve bütün şubeleriyle bölgeden silinmelidir”

Soru üzerine PKK’nın Türkiye’den çekilme kararını da değerlendiren Kılıç, “Elbette ki PKK’nın ve bütün terör örgütlerinin silahlarını bırakmasından memnuniyet duyarız. Terörsüz Türkiye tezine verdiğimiz destek herkesin malumudur. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki komisyona da bu nedenle bir milletvekilimizi üye olarak bildirdik. Terörsüz Türkiye sürecinin sonuna kadar destekliyoruz. Ama umut hakkı gibi, teröristlerin afa uğraması gibi, sivil siyasi alana gelmesi gibi konulara koyduğumuz mesafeyi de baştan ilan ettik. O mesafemizi de muhafaza ediyoruz. PKK’nın silah bırakması iyi bir şeydir. PKK’nın Türkiye’yi terk etmesi de iyi bir şeydir. Ama hep başından söylediğimiz gibi zaten Türkiye hem sınır içinde terörle mücadele etmiştir. Hem sınır ötesinde terörle mücadele etmiştir. PKK’nın zaten ağırlıklı unsurları sınır ötesinden Türkiye’ye saldırılar gerçekleştirmiştir. Teröristler gruplar halinde sınırı geçerek sınır boylarındaki karakollara baskınlar düzenlemiştir. PKK’nın Türkiye’den çekilmesi kulaklarımızın ilk kez işittiği bir şey değildir. Önemlidir ama yeryüzünün en önemli gerçeği değildir. Zira Irak’taki, Suriye’deki terör örgütü faaliyetleri Türkiye’deki terörist faaliyetleriyle birlikte birlikte sona ermelidir. Terör tüm hücreleriyle ve bütün şubeleriyle bölgeden silinmelidir. PKK’yla birlikte PYD’de, YPG’de, KCK’da bütün varlığını tasfiye etmeli ve silahlarını devlete devretmelidir.”