Gazze’de ‘soykırım’, Batı Şeria’da ‘ilhak’

Gazze’de ‘soykırım’, Batı Şeria’da ‘ilhak’
Yayınlama: 26.12.2025
A+
A-

Gazze’deki sözde ateşkese rağmen katliamlarına devam eden Tel Aviv yönetimi, asıl planını Batı Şeria’da devreye soktu. Filistin Devleti ihtimalini tamamen ortadan kaldırmak isteyen İsrail, 19 yeni yasadışı yerleşim yerini onaylayarak işgali 8 yılın zirvesine taşıdı. Avrupa’nın 14 ülkesi İsrail’e “Kararı geri al” ültimatomu verirken, ABD sessizliğini koruyor.

7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ni kan gölüne çeviren ve 70 binden fazla sivili katleden İsrail, Filistin’i haritadan silme planının ikinci aşamasına geçti. Dünya kamuoyu Gazze’deki trajediye odaklanmışken, Netanyahu hükümeti Batı Şeria’daki işgal adımlarını sessiz sedasız ama tarihte görülmemiş bir hızla artırdı.

Ateşkes Göstermelik, Katliam ve İşgal Gerçek

Gazze’deki soykırımı durdurmak amacıyla 10 Ekim’de ilan edilen ateşkese rağmen İsrail ordusu saldırılarına ara vermedi. Netanyahu yönetimi, çadır kentleri ve düğünleri bombalayarak sadece son 2.5 ayda 410 Filistinliyi daha katletti. Ancak sahadaki asıl stratejik hamle Batı Şeria’da geldi.

Tel Aviv yönetimi, Birleşmiş Milletler (BM) kararlarını hiçe sayarak Batı Şeria’da 19 yeni yasadışı yerleşim yeri inşasını onayladı. Bu kararla birlikte, BM’nin 2016’da “yasadışı” ilan ettiği yerleşim birimi sayısı son üç yılda 141’den 210’a yükselmiş oldu. İsrail’in pervasızlığı öyle bir boyuta ulaştı ki, 2005 yılında boşaltılan Ganim ve Kadim gibi bölgeler dahi yeniden işgal kapsamına alındı.

Bakanın İtirafı: “Filistin Devletini Gömeceğiz”

Yeni işgal dalgasının arkasındaki niyet, İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich tarafından açıkça itiraf edildi. Smotrich, bu kararın “bir Filistin devletinin kurulmasını engellemeye ve bu fikri gömmeye yönelik” olduğunu söyledi. Peace Now (Barış Şimdi) grubunun verilerine göre; Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te şu an 700 binden fazla Yahudi yerleşimci yaşıyor. Bu nüfus transferi, bağımsız bir Filistin devletinin kurulması planlanan toprakları fiilen İsrail toprağına dönüştürmeyi amaçlıyor.

Dünyadan Sert Tepki: 14 Ülkeden Ortak Ültimatom

İsrail’in uluslararası hukuku ayaklar altına alan bu hamlesi, Batı bloğunda çatlağa neden oldu. ABD yönetimi skandal karara sessiz kalarak zımni destek verirken; İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, İspanya, Belçika, Danimarka, Hollanda, İzlanda, İrlanda, Japonya, Kanada, Malta ve Norveç ortak bir bildiri yayınladı.

14 ülkenin ortak açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“İsrail’in bu kararı uluslararası hukuku ihlal etmekte ve bölgede istikrarsızlığı körüklemektedir. BM Güvenlik Konseyi’nin 2334 sayılı kararı uyarınca, İsrail’e bu kararı geri alma ve yerleşimlerin genişletilmesini durdurma çağrısı yapıyoruz. İki devletli çözüme alternatif yoktur.”

BM ve İslam Dünyasının Durumu

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Egemen bir Filistin Devleti tehdit ediliyor” uyarısında bulunurken, İslam dünyasından gelen tepkilerin cılızlığı dikkat çekti. Sürece dair Suudi Arabistan’dan sadece bir “kınama” mesajı yayımlandı.

Tel Aviv: “Bizi Kısıtlayamazsınız”

Uluslararası baskıya meydan okuyan İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa’ar ise 14 ülkenin açıklamasını reddetti. Sa’ar, işgal edilen Filistin topraklarını “İsrail toprağı” olarak niteleyerek, “Yabancı hükümetler Yahudilerin yaşama hakkını kısıtlayamaz, bu ahlaken yanlıştır” iddiasında bulundu.

Bu gelişmeler, BM üyesi 193 ülkeden 157’sinin tanıdığı Filistin devletinin, fiziki olarak yok edilme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.