Uyuşturucu ve fuhuş iddialarına ‘siyasi operasyon’ savunması

Uyuşturucu ve fuhuş iddialarına ‘siyasi operasyon’ savunması
Yayınlama: 11.12.2025
A+
A-

“Uyuşturucu ticareti” ve “fuhşa teşvik” gibi ağır suçlamalarla tutuklanan Habertürk TV Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy’un hakimlik ve savcılık ifadeleri ortaya çıktı. Suçlamaları “utanç verici bir iftira” olarak niteleyen Ersoy, “Beni tutuklamayı kafaya koymuşlar, bu siyasi bir operasyondur” diyerek kendini savundu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen geniş çaplı soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve dün gece çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Habertürk TV Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy’un dosyasındaki detaylar, kamuoyunda şok etkisi yarattı.

Aralarında Ersoy’un da bulunduğu 4 kişinin tutuklandığı soruşturmada, isnat edilen suçlar medya ve toplum ahlakı açısından vahim bir tabloyu ortaya koydu. Ersoy, tutuklama kararı öncesi verdiği ifadelerde hem suçlamaların içeriğine tek tek yanıt verdi hem de süreci “siyasi bir hesaplaşma” olarak nitelendirdi.

Ahlaki sınırları zorlayan suçlamalar

Soruşturma dosyasında Ersoy’a yöneltilen suçlamalar, “kişisel hayatın gizliliği” boyutunu aşarak organize bir suç şüphesini içeriyor. Savcılığın yönelttiği suçlamalar arasında şunlar yer alıyor:

  • Uyuşturucu maddeye yer ve imkan sağlamak: Kendi konutunda uyuşturucu madde kullanımına izin vermek ve eve gelen kadınlara uyuşturucu temin etmek.

  • Cinsel istismar ve menfaat temini: İkiden fazla kişiyle toplu cinsel ilişki yaşamak, çevresindeki kadınları bu ilişkilere sürükleyerek kendisine ve çevresine “sektörel ve maddi menfaat” sağlamak.

Ersoy: “Ülkenin bütün ahlaksızlığını üstüme boca etmişler”

Hakim karşısına çıkan Mehmet Akif Ersoy, kendisine yöneltilen sorular karşısında şaşkınlığını ve tepkisini dile getirdi. “Savcılık bana öyle sorular sordu ki, ülkenin bütün ahlaksızlığını üstüme boca etmişler gibi hissettim” diyen Ersoy, 15 yıllık meslek hayatının ve itibarının dakikalar içinde yok edilmek istendiğini savundu.

Daha önce FETÖ tarafından dinlendiğini, İmamoğlu dosyasına dahil edilmeye çalışıldığını ve hakkında “Mason” olduğu yönünde dedikodular çıkarıldığını hatırlatan Ersoy, bu son sürecin de bilinçli bir kurgu olduğunu iddia etti. Ersoy, “Benim yolsuzluğum yok, arkadaşlarım belli. Geldiğimiz son noktada bana iftira atılması için birtakım kişileri kışkırttılar” ifadelerini kullandı.

“Hukukun geldiği noktayı biliyoruz”

Ersoy’un hakimlikteki en dikkat çekici çıkışı ise yargı sistemine yönelik eleştirileri oldu. Türkiye’de hukukun işleyişine dair karamsar bir tablo çizen Ersoy, şu ifadeleri kullandı:

“Türkiye’de hukukun geldiği noktayı pek çoğumuz biliyoruz. Beni tutuklamayı kafaya koyduklarını düşünüyorum. Dünkü kötü hissimi kaybettim, daha iyi hissediyorum çünkü bu çok net bir şekilde siyasi operasyondur. Elde hiçbir delil olmadan, sadece gizli tanık beyanı ile arkadaşlarım da dosyaya dahil edildi.”

Savcılık ifadesinde tek tek yanıt verdi

Serbestiyet’in ulaştığı bilgilere göre, Mehmet Akif Ersoy savcılık ifadesinde hakkındaki somut iddialara tek tek yanıt vererek suçlamaları reddetti.

  • Uyuşturucu iddiası: “Hayatımda hiç uyuşturucu madde kullanmadım. Arkadaşlarımın telefonundan sipariş verdiğim iddiaları yalandır. Köprüde yaptığım kazada uyuşturucu etkisinde değildim, polis tutanağı mevcuttur.”

  • E.A. ve kadınlarla ilişkiler: “E.A. ile bir dönem flört ettik ancak yürümedi. Kız kardeşi veya annesini korumam söz konusu değildir, aksine onları emniyete yönlendirdim. Arkadaşlarım ile E.A. arasındaki diyaloglara ilişkin iddialar çirkindir.”

  • Grup seks ve menfaat iddiası: “Grup seks iddialarının hepsi yalandır. Çevremdeki kadınları ilişkiye sokarak menfaat sağladığım iddiası utanç vericidir.”

  • Makam aracı ve uçak iddiaları: “S.T.’nin çakarlı araçla gezdiği yalandır. K.U.’yu Cumhurbaşkanlığı uçağına ben bindirmedim, o listeleri İletişim Başkanlığı yapar.”

“Rezan Epözdemir ile tesadüfen karşılaştık”

Dosyada adı geçen hukukçu Rezan Epözdemir ile ilişkisine de değinen Ersoy, Barcelona tatilinde Epözdemir ile tesadüfen karşılaştıklarını, yanlarında başkonsolosun da bulunduğunu belirtti. Ersoy ayrıca, Mustafa Manaz ile resmiyette olmasa da yüzde 5-10 civarında bir ticari ortaklığı olduğunu kabul etti.

Ersoy savunmasını, “Şubat ayında bu iddialara benzer şeyler yazan bir Twitter hesabı açılmıştı, suç duyurusunda bulunduk ama kim olduğu tespit edilemedi. Şimdi aynı iddialarla karşı karşıyayım” sözleriyle tamamladı.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.